Toyo Matbaa Mürekkepleri Kadın Emeğine Katkı Sağlamaya Devam Ediyor
Dünyanın en büyük mürekkep üreticilerinden biri olan Japonya merkezli artience group’un bir parçası olan Toyo Matbaa Mürekkepleri, Türkiye mürekkep sektörüne yön veren öncü markalar arasında yer almaktadır.
Toyo Matbaa Mürekkepleri Kadın Emeğine Katkı Sağlamaya Devam Ediyor
1. Şirketinizi çok kısa şekilde tanıtır mısınız?Bir kaç cümle
Dünyanın en büyük mürekkep üreticilerinden biri olan Japonya merkezli artience group’un bir parçası olan Toyo Matbaa Mürekkepleri, Türkiye mürekkep sektörüne yön veren öncü markalar arasında yer almaktadır. Manisa’daki fabrikamızda Gazete ve Magazin Mürekkepleri, Tabaka Ofset Mürekkepleri, Serigrafi Mürekkepleri, Flekso ve Rotogravür Mürekkepleri ile Metal Ambalaj Sistemleri kategorilerinde aynı çatı altında Ar-Ge ve üretim yapan tek şirket konumundayız. Ayrıca Laminasyon Tutkalları ve Pigment gibi ürün gruplarının da satışını gerçekleştiriyoruz. Şirketimiz, kadınların ekonomik hayatta güçlenmesine ve fırsat eşitliğinin desteklenmesine katkı sağlamayı amaçlamakta; bu doğrultuda, Hatay’daki kadın kooperatifleriyle iş birliği yaparak bölgedeki üretken kadınların emeğini desteklemeyi hedeflemektedir.
2. Hatay’daki söz konusu kadın kooperatiflerini nasıl belirlediniz?
2024 yılında başlattığımız projeyle, her zaman önceliklerimiz arasında yer alan kadının güçlendirilmesini desteklerken, deprem bölgesinde yaşayan kadınları da sürece dahil ederek daha etkili ve faydalı olabileceğimize inandık. Bu doğrultuda, Hatay’daki Defne Kadın Kooperatifi ve Samandağ Kadın Kooperatifi ile iş birliğimizi başlattık. Kooperatifleri seçerken, bölgedeki kadın emeğini en iyi şekilde temsil eden, üretime katılım sağlayan ve toplumsal fayda yaratan yapılar olmalarına özellikle dikkat ettik. Hatay’ın zengin kültürel mirasından ilham alan bu kooperatiflerin ürettiği her ürün, yalnızca bir malzeme değil; aynı zamanda kadınların azmini, emeğini ve ortak bir amaç etrafında birleşen güçlerini yansıtıyor.
Özellikle 6 Şubat 2023 tarihinde yaşanan depremden sonra, bu kooperatifler yalnızca ekonomik bir değer üretmekle kalmadı, aynı zamanda bölge halkı için önemli bir moral kaynağı haline geldi. Kadınların ekonomik bağımsızlığını destekleyerek hem onların hayatlarına dokunmayı hem de Hatay’ın yeniden kalkınmasına katkı sağlamayı amaçladıkları için biz de bu sürecin bir parçası olmayı istedik.
3. Bu kooperatiflere yönelik ne tür çalışmalar yaptınız?
Kadınların ekonomik hayatta güçlenmesini desteklemek, yalnızca bir sosyal sorumluluk değil; aynı zamanda toplumsal kalkınmanın temel taşlarından biridir. Bu bilinçle, Hatay’daki kadın kooperatifleriyle gerçekleştirdiğimiz iş birliğini büyük bir değer olarak görüyoruz.
Her yıl özel günlerde çalışma arkadaşlarımıza, müşterilerimize, tedarikçilerimize ve iş ortaklarımıza çeşitli hediyeler sunuyoruz. 2024 yılı itibarıyla bu hediyeleri, kadın emeğini destekleyen anlamlı bir projeye dönüştürdük. Bu doğrultuda Hatay’daki Defne Kadın Kooperatifi ve Samandağ Kadın Kooperatifi ile iş birliği yaparak, hediyelerimizi kadın üreticilerin el emeğiyle hazırladığı ürünlerden oluşturduk.
Hazırladığımız hediye kutularında, bu kooperatiflerin güçlü kadınları tarafından üretilen özel ürünlere yer verdik. Her bir ürün, yalnızca bir lezzet ya da eşya değil; Hatay’da çalışan kadınların emeğinin, mücadelesinin ve azminin bir sembolü.
Bölge halkı, yaşanan büyük felaketin ardından kapsamlı bir yeniden inşa sürecine girdi. Bu kooperatifler, yalnızca ekonomik bir destek noktası olmakla kalmadı, aynı zamanda bölgedeki kadınlara iş ve umut kapısı olmaya devam etti. Bugün, birçok kadına iş imkanı sunarak, onların hayata daha güçlü tutunmasını sağlıyorlar. Biz de Toyo Matbaa Mürekkepleri olarak, bu emeği daha fazla insana ulaştırmayı ve kadınların üretim yolculuğuna katkı sunmayı kendimize bir sorumluluk olarak görüyoruz.
Hatay’daki üretken kadınların emeğini daha fazla insana ulaştırarak, onların hikayelerini duyurmayı ve toplumsal farkındalığı artırmayı sürdüreceğiz.
4. Kadınlar Günü kapsamında gerçekleştirdiğiniz etkinlikle nasıl bir etki yaratmayı amaçladınız ve bu etkinlikte neler yaşandı?
Bu yıl 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde fabrikamızda anlamlı bir buluşmaya ev sahipliği yaptık. Defne Kadın Kooperatifi Başkanı Nesrin Deli’yi ağırlama fırsatı bulduk ve kendisinden kadınların üretim yolculuklarına dair ilham verici hikâyeler dinledik. Onların azim ve kararlılığı, bizlere bir kez daha kadın emeğinin gücünü hatırlattı. Ayrıca, Samandağ Kadın Kooperatifi Üretim Sorumlusu Zarif Sönmez Aslan’ın paylaştığı video sayesinde, bu güçlü kadınların üretim süreçlerine daha yakından tanıklık etme şansı yakaladık.
Bizim için en anlamlı nokta, katılımcılarımızın gözlerindeki ilham ve hayranlık oldu. Çünkü burada sadece bir üretimden bahsetmiyoruz; kadınların zorlukları nasıl aştıklarına, üretimle nasıl var olduklarına ve dayanışmayla nasıl güçlendiklerine tanık olduk. Bu deneyim, sadece bir buluşma değil, aynı zamanda gelecekte hayata geçireceğimiz projeler için de bizleri motive eden bir an oldu.
Depremden etkilenen diğer tüm bölgeler gibi Hatay da ne yazık ki son yıllarda büyük bir felaketle sarsıldı. Bu felaket yalnızca binaları değil, hayatları da derinden etkiledi. Bununla birlikte, işsizlik ve ekonomik zorluklar bölge halkının yaşamını daha da güçleştirdi. Ancak bu süreçte bizi en çok etkileyen şey, Hatay’daki kadınların asla pes etmemesi, birlikte üretmeye ve ayakta kalmaya kararlılıkla devam etmesi oldu.
Biz bu projeye başlarken, bölgedeki kadın emeğini desteklemeyi ve onların üretim yoluyla güçlenmelerine katkı sunmayı hedefledik. Ancak zaman içinde fark ettik ki aslında bu projeden bizler de çok şey öğreniyoruz. Onların dayanışması, mücadele ruhu ve zorlukları aşma azmi bizler için büyük bir ilham kaynağı oldu.
5. Kadınlara yönelik fırsat eşitliği bağlamında ne tür çalışmalarınız var?
Fırsat eşitliği, bizim için yalnızca iş yerinde uyguladığımız bir prensip değil, aynı zamanda topluma katkı sağlamayı amaçladığımız önemli bir sorumluluk alanıdır. Bu kapsamda, BADV (Business Against Domestic Violence) projesine dahil olarak ev içi şiddetle mücadeleye yönelik kapsamlı bir iş yeri politikası geliştirdik. Bu politika, yalnızca çalışanlarımızın güvenliğini ve refahını korumakla kalmıyor, aynı zamanda şirketimizin temel değerleriyle de doğrudan örtüşüyor.
Ayrıca, kadınların iş hayatında güçlenmesini teşvik eden programlar ve projeler geliştirmeye çalışıyoruz. İş dünyasında kadın temsiliyetinin artması gerektiğine inanıyor ve şirket içinde bu konuda sürdürülebilir politikalar oluşturmaya gayret gösteriyoruz.
Toplumsal cinsiyet eşitliği konusundaki çalışmalarımız yalnızca şirket içinde değil, aynı zamanda içinde bulunduğumuz sektör ve ekosistemde de bir dönüşüm yaratmayı hedefliyor. Çünkü biliyoruz ki eşitlik sağlandığında, yalnızca kadınlar değil, tüm toplum kazanır.
6. Önümüzdeki dönemde benzer çalışmalarınız olacak mı?)
Kadınların güçlenmesine ve fırsat eşitliğine olan desteğimizi gelecekte de kararlılıkla sürdüreceğiz. Kadın çalışan sayımızı artırmak, genç yeteneklere fırsatlar sunmak ve daha fazla kadını iş gücüne kazandırmak için yeni projeler geliştirmeyi hedefliyoruz. Bu yaklaşımımızın, sadece şirketimizin sürdürülebilir büyümesine katkı sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda topluma değer katmaya devam edeceğine inanıyoruz.
“Büyük değişimler küçük adımlarla başlar” anlayışıyla ve Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Hatay benim şahsi meselemdir.’ sözünden ilham alarak çıktığımız bu yolda, kadınların ekonomik ve sosyal hayatta daha güçlü bir yer edinmesine destek olmayı, iş dünyasında fırsat eşitliğini teşvik etmeyi ve toplumun daha duyarlı, kapsayıcı ve eşitlikçi bir şekilde gelişmesine katkı sunmayı amaçlıyoruz
Ayrıca, yalnızca şirketimizde değil, sektörde ve iş dünyasında da bu dönüşümün bir parçası olmayı önemsiyoruz. Diğer firmaların da bu alanda benzer adımlar atmasına ilham vermek ve öncülük etmek en büyük hedeflerimizden biri.